24 Nisan 2012 Salı

3yaş 5,5 ay'dan bir özet:)))


Şimdi bir bakalım ;
Tam olarak 3 yaş 5,5 aylığız... (7 mayıs'ta 3,5 olacağız)

- Boyumuz 1 metre (yada 104 cm) olmuş (ayakta ölçtüğümüzde 104 cm, ama geçen gün  gittiğimiz oyun alanında 1mt. çıktı) , kilomuz 16-17 kg arası. 
-Çok güzel bir şekilde teşekkür ediyoruz.
-Bir şey yapmak ya da almak istediğimizde yapabilir miyim, alabilir miyim diye soruyoruz
- Özür dilemeyi biliyoruz
- Ertesi gün okul varsa yatağımızda, yoksa annemizin koynunda yatıyoruz.
-Yatmadan ballı süt içiyoruz.
-Dişlerimizi fırçalamayı seviyoruz, fırçaladıktan sonra  ağzımızı çalkalamak için su doldurduğumuz bardağı aynaya püskürtüyor ve çok eğleniyoruz.
-Banyoya elimizi yıkamak için girip, lavaboda komple saçımızı ve üstümüzü ıslatıp "anne baaak baba gibi yaptım" deyip, daha sonra kendimizi annenin iki bacağı arasına kıstırılıp, kurutma makinesinin altında saçlarımız kurutulurken bulabiliyoruz.
- Okula giderken illaki siyah ayakkabı giycem diye tutturup giyebiliyoruz( baba işe siyah ayakkabı ile gidiyormuş çünkü)
- Büyüdüğü zaman baba gibi işe gidecekmiş.
- Annemizi çok seviyormuşuz ve sık sık söylüyormuşuz.
- Uyurken elimizde çoğunlukla bir oyuncak tutuyoruz. Bu ya bir tavşan, ya uykucu ayıcık ya da araba oluyor.  Arada sırada ipod müzik çalar(ki genelde babanın söylediği rüya yada yalnızlık şarkılarını başa alıp dinliyorsun), birkaç parça lego  da olabiliyor uyku arkadaşların...
- Küçükken yemek yaparken seni yanıma mutfak tezgahına oturtuyordum , hala ben ne zaman mutfakta olsam kendi kendine mutfak tezgahına çıkıp oturuyorsun . Hatta mutfak tezgahında yemek yemek hoşuna bile gidiyor diyebilirim, en az mızıldanarak yemeği orada yiyorsun çünkü...
-Kendi kendine çok rahat soyunabiliyorsun  hatta öyle ki salondan iki dakka içinde mutfağa bezini bile çıkarmış gelip anne ben banyo yapıcam diyebiliyorsun.
- Hala küvette yıkanmayı çooook seviyorsun. Zaten seninle hiç banyoya girme konusunda sıkıntı yaşamadık.Çabamız hep sudan çıkmaya direnmene yönelikti:)) ha birde acelemiz olduğunda ayakta  yıkanmak yerine illaki küvet diye tutturman:)
- Banyo yapmadan önce mutlaka  küvete işeyip ondan sonra kendi kendi küvetine giriyorsun:) ama lazımlığın salonun baş köşesinde:))
- Eğer sokaktaysak tuvalete gitme ile ilgili bir sıkıntı yaşamadık çok şükür. tuvaletin gelince yapıyorsun. önceleri kağıt bardaklar işimizi görürken artık pet şişe bulunduruyoruz yanımızda..
- Sokakta  bazen çok güzel yürüyorsun bazen de illaki kucak diye tutturuyorsun.  17 kg'u uzun süre kucakta taşımak çok da mümkün olmuyor tabii..
-Legolarla oynamayı çok seviyorsun, en sevdiğin şey, otopark yapmak, minik arabaları içine park etmek...
- Bir ara simli jelleri keşfetmiştin, simli kalemlerle oyuncak arabaları boyuyordun, jeller bitince parmak boyası, sulu boya ve en son pastel boyalarla boyamaya devam ediyorsun...
 - Ev işlerine yardım etmeyi çok seviyorsun, elektrik süpürgesi,camları falan silmek eğer yanında ben yapıyorsam illa ki sende yapacaksın:)
- Sebze ile hiç aran yok, okulda çok güzel yediğini, pazı hatta hatta karnabahar bile  yediğini söylüyorlar lakin evde, sebze çataldan sarksa yemiyorsun. Sanırım burda bize nazın daha çok öne çıkıyor:)
- Beyaz peynir,kaşar peynir, yoğurt, ve "inekli resmi olan en sevdiğim peynir" la vache qui rit (lavaşkiri) peynir en sevdiklerinden... bir de simit... ona da bayılıyorsun...
- Anne kek yapalım deyip hamurunu parmaklamayı, hamuru kalıba dökünce dibini kaşıklamayı çok   seviyorsun. Aynı şekilde puding ve sütlaç'a da aynı sevimlilikle yaklaşıyorsun.
- Muzu bebekken çok severdin ama artık hiç sevmiyorsun. Pasta da bile olsa yemiyorsun. Ama en sevdiğin meyveler nar (rahatlıkla bir seferde yarısını yiyorsun) , armut, elma.
-Evdeki 19lt'lik damacanayı ittire ittire mutfakta istediğin yere sürüklüyorsun, daha da komiği damacanaya basıp buzdolabının içine çıkıyorsun... Hatta babanın bu halini çektiği bir resmin var:) Onu da koyayım buraya.. Gerçi o zaman çok daha küçüktün, şimdi direkt buzdolabının içine basıyorsun:)


-Okula başladığından beri uyurken masal dinliyorsun. Eskiden dinlemezdin o yüzden mümkün olduğunca fonda yabancı slow  müzik çalan Joy Fm  eşliğinde uyurdun. Şimdilerde evdeki masal kitaplarının içinde en sevdiğin Şirinler... Öyle ki  her akşam aynı hikayeyi okumaktan bana gına geldi:))
-Bebekleri çok seviyorsun bazen oyun oynarken hayali bebeklerimiz oluyor, avuçlarını birleştirip içindeki boşluğu gösterip "anne minnacık ", "bak karnı acıkmış" falan diyorsun birlikte oynuyoruz.
- Bazen bebek yap beni deyip alıp geldiğin örtü yada battaniyelere sarıp kucakta olmak çok hoşuna gidiyor, ama örtü yeteri kadar büyük olmalı yoksa yok ayağım açıldı, yok kafamı da kafa, ya anne kolum açıldı diye yaygara koparıyorsun.
- Şu son günlere Gökçe'nin  "tuttu fırlattı kalbimi" şarkısını mırıldanmaya başladın:) çok eğleniyoruz. yarım yamalak söylüyorsun, bu mu  deyince "hah işte bu" cevabı geliyor senden:))


Sanırım şimdilik aklıma gelenler bu kadar...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder