10 Şubat 2012 Cuma

4 günde büyük fark...

Oğlum yuvaya başlayalı bugün tam bir hafta oldu... Ama bu bir haftada inanılmaz değişimler var. Bir kere öğretmenlerimizin hepsi  güleryüzlü ve Uğurcan'ı  çok seviyorlar. Genellikle sabahları uyandığında "anne işe gitme, bende seninle gelicem, okula gitmeyeceğim ,senle gelmek istiyorummmm" şeklindeki mızıldanmalarımız ilk gün yuvadaki balıklara yem verme hevesiyle atlatıldı.Ben yuvadan ayrıldıktan kısa bir süre sonra, benim kaybolduğumu fark edip ağlamaya başlamış, tam da o esnada, ben, yolda, kendi kendime öyle habersiz kaybolunur mu , keşke bir ben gidiyorum deseydim , böyle sanki da mı iyi oldu?, Çocuk bilmediği bir yerde bir bakacak yanında tanıdık kimse yok, korkacak falan diye vicdan yaparken ve her geçtiğim sapaktan "Acaba geri dönüp baksam mı?"  duyguları ile ilerlerken okulu aradım.

Öğretmeni "şimdi başladı ağlamaya, gittiğinizi fark etti" dedi. Ben de bir telefona çağırır mısınız sesimi duysun dedim.Öğretmen hanım -tabi ki benden daha tecrübeli olarak- bir an emin olamadı, hani sesimi duyarsa daha çok ağlar mı acaba diye ama sonunda tamam dedi. Uğurcan'a gel bak anne arıyor seninle konuşacakmış deyince arkadan duydum oğlumun sesini:)) "hayıy gelmicem işte!!!"  Öğretmeni gülerek gelmeyecekmiş ama şimdi sustu dedi:)) Gerçekten de ağlamamış o gun.

  Öğlen aradığımda öğretmeninden kahvaltısını ve yemeğini yediğini,  üstüne üstlük emziksiz uyuduğunu öğrendim. Tabii ben şok... O kadar şoktayım ki nasıl olduğunu sormak ancak ertesi gun aklıma geldi:)  Öğretmeni ona artık büyüdüğünü, emzik kullanmasına gerek kalmadığını, emziksiz de isterse uyuyabileceğini güzel güzel anlatmış. Biraz sohbet etmişler, masal okumuş , ninni söylemiş öğretmeni, bizimki de gayet güzel emziksiz uyumuş:))

Tabii yuvadan çıkıp arabaya bindiğimizde bana ilk sorduğu "anne emciğim (emziğim) nerde?"  oldu:)
Akşam yorgunluktan erkenden koltukta sızdı:))
Ama sabah erken kalkmalarımızda hiç problem olmadı. Gayet güzel bir şeklide uyanıp hazırlanabiliyoruz. evden çıkmamız 15 dak. gibi kısa bir sürede halloluyor...
sabah, hazırlanıp, kapıda elinde mataramızla çıkmayı beklerken:)

Akşamları ilk günden sonra kendi kendine yatağına yatıp  masal dinleyerek uyumaya başladı. Oysaki yazdan beri ben ne zaman yatarsam O da o zaman yatıyor ve dolayısıyla bende erkenden yatmak zorunda kalıyordum... Okulun oğlumda bu kadar kısa sürede bu kadar büyük bir fark yaratacağını ben beklemiyordum açıkçası....
İki gündür de bezimizi çıkartmaya başlamışız. Dün akşam  öğretmenimiz size bir süprizimiz var deyip bu güzel haberi verdi... Sonra da bezi de  artık tamamen çıkaralım mı deyince ben bir an affallayıp "ya bir haftada bu kadar değişiklik travma yaratmasın çocukta " derken buldum kendimi:D

Sonuçta oğlumu her akşam çok mutlu olarak alıyorum okuldan...
Tek problemimiz sabahları ayrılmaktı, ki onu da çok şükür bu sabah hallettik. Okulun kapısından "ben geldiiiimm " diye bağırarak girince bütün öğretmenlerinden kocaman bir alkış aldı:)) Üstelik benden hiç "montumu annem çıkartsın,ayakkabılarımı annem değiştirsin" diye bir talepte de bulunmadı. Bana gayet guzel "güle güle"  dedi:)) ve ben uçarcasına geldim işe...


Oğlumun tatlı öğretmenleri...






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder